Yunus Emre şimdi yeni ismi ile anılan Yunus Emre Mahallesindedir. Siyah dut ağaçları Yunus Emre'nin aramış olduğu asadan meydana geldiği söylenir. Yunus Emre Selçuklu Devletinin çöktüğü zamanlarda Selçuk beylerinin evlatlarından olan Sarı Selçuk ile aynı dönemde yaşamıştır. Bunlar Yunus Emre ile beraber dört kişi imişler. Bunların çobanlık yaptığı söylenir. Bu kişiler Yunus Emre, Sarı Selçuk, Koçgazi Baba, dördüncü kişininde ismi yaşlılar tarafındanda bilinmemektedir. Bu dört arkadaş çobanlık yapar Hak muhabbetleri ederlermiş.
Bir gün ismi bilinmeyen şahıs Yunus Emre'yi ağasına şikayet etmiş, senin çoban koyunları hiç otlatmadan yatırıp getiriyor diyerek şikayette bulununca ağası Yunus Emre'yi takip etmek için çıkıyor. Bu durum da Yunus Emre ve arkadaşlarına malum oluyor. Bize bir konuk geliyor diyerek şikayet edeninde içlerinden biri olduğunu anlıyorlar. Ağa baksa ki koyunların karınları tok geviş getiriyorlar yatıyorlar. Ağa bunu görünce dönüp gidiyor.
GÖRDÜĞÜNÜ ÖRT GÖRMEDİĞİNİ SÖYLEME...
Bizim yöremizde bu söz halen söylenmektedir...
Bu üç arkadaş bir gün Koçgazi Köyünde, bir gün Çayköy'de, bir gün Selçik Köyü'nde toplanırlarmış. Toplanılacak bir gün Sarı Selçuk'a misafir olarak gelmişler. Yunus Emre ve Koçgazi Baba köye gelmişler ama Sarı Selçuk orada değilmiş. Sarı Selçuk toplantıya biraz geç kalmış. Yunus Emre; Sarı Selçuk'a, "Biz senin misafirindik unuttun mu...?" deyince Sarı Selçuk "Kuzeyden köyümüze hayvan hastalığı geliyordu bize gelmesin diye onu uğurladım" diyor ve Hak muhabbetlerine devam ediyorlar.
Bu yazı ilk kez Afyon Sandıklı Selçik Köyü'nden Ali ÖZDEMİR'den kaynak alınarak, Haftalık Yerel Gazete olarak çıkan Sandıklı Sesi'nin 20 Mayıs 1985 tarihli sayısında, "Yunus Emre Sandıklı'dadır" adlı yazı dizisinde Mustafa ÖZER tarafından yayınlanmıştır.
Yunus Emre Sandıklı'dadır (Yazı Dizisi) - Mustafa ÖZER
YanıtlaSilSandıklı Sesi - Haftalık Yerel Gazete / 20 Mayıs 1985